Serkan Akcan: "Koparamazsan..." | Gabriel Sara’nın yokluğunda orta sahada kocaman bir boşluk oluştu ve orası bir türlü kapanmıyor. Başakşehir maçına Kerem Demirbay ile başlayıp pişman olan Okan Buruk, Hatay maçına Berkan ile başlayıp Kerem’e döndüğünde de benzer bir pişmanlığı yaşamıştı. Dün Kiev’e karşı Hatay senaryosunun benzerini izletti Okan hoca. Berkan orta sahayı tutmakla zorlanınca Galatasaray skoru 3-1’e getirmiş olmasına rağmen fişi çekemedi. Bu artık Galatasaray’ın kanayan bir yarası. Okan hocanın elinde fena sayılmayacak seviyede bir ilk 11 olsa da kulübesi vasatlardan oluşuyor. Kulübeden gelip fark yaratan oyuncu bulunamadığında maç sonları kabusa dönebiliyor. O yüzden sadece Sara’nın dönmesi yetmez, Galatasaray yönetiminin mutlaka stoper rotasyonuna genişlik kazandırıp sağ bek işini çözmesi gerekiyor. (FANATİK)
Tunç Kayacı: "Bu kadar aciz olamazdı" | Skordan bağımsız olarak, Avrupa Ligi’nde final oynamayı hedeflemiş bir takım, bu savunma zaafıyla işinin çok zor olduğunu söylemeliyim. Bu sezon her maçta kalesinde gol gören bir oyun anlayışıyla uzun soluklu başarı yolculuğu yapmak inandırıcı gelmiyor. Yine söylüyorum, acilen takıma takviye şart, aksi halde büyük bir hayal kırıklığıyla sezonu kapatabilirler. Düşünün ki işler kötüye giderken, Okan Buruk’un kulübesine bakıp çözüm üretecek bir oyuncusu yoksa, durum vahim demektir… Final oynamayı hedefleyen bir takım, son sıradaki Dinamo Kiev karşısında bu kadar aciz duruma düşemezdi. (FANATİK)
Oğuz Dizer: "Erken çözüm" | Galatasaray, erken çözüm ürettiği ve goller bulup “Tamamdır” diye düşünülen bazı müsabakalarda, sonunda hayal kırıklığı yaşatmıştı. Aynı endişeyi, Kiev golü ve Muslera’nın hatası nedeniyle “Yaşamadım” dersem, yalan olur. 3-1’de Galatasaray’ın hali ne? Ayakta uyuyor, otel parası vermiyor, kornerden gelen topla da inanılmaz bir gol daha yiyorlar. 3-2, korku dağları bekliyor şimdi ve Yarmolenko yine kafayla yardı, 3-3 ve Galatasaray acile sevk edildi! Yunus ve Barış Alper’in de acilen yoğun bakıma alınması şart, uyarıyorum. Muslera mı, bilmem! Galatasaray, dip yapmış; rakiplerinin moral kaynağı olmamak zorunda, nokta. Yanlış mı? (FANATİK)
Uğur Meleke: "Galatasaray maçı Rus ruletine çevirmemeliydi" | Dün G.Saray, kesinlikle kazanması gereken bir maçta altın değerinde 2 puan kaybetti ve bunu iki ana faktöre bağlayabilirim:
Bülent Timurlenk: "Yarmolenko'nun tokadı var" | G.Saray yönetiminde demeçlerinden kibir ve olmamışlık akan Metin Öztürk ve UEFA Kupası-Bilbao pastasının önünde gülümseyerek poz veren İbrahim Hatipoğlu'nu sahneden çeksin Başkan Özbek. Bir Bilbao hayali varsa ortada eksiye koşan bir futbol gerçeği ve 36'lık usta Yarmolenko'nun tokadı var… Bir de dün kalesinde yediği hatalı gollerden sonra yuhalanan "efsane" Fernando Muslera… (SABAH)
Levent Tüzemen: "Buruk kendini sorgulamalı" | Oynadığı 6 maçta sadece bir gol atan Dinamo Kiev'den iki kez öne geçmesine rağmen Galatasaray 3 gol yiyorsa Okan Buruk kendisini sorgulamalıdır. 60 dakika rakipten üstün olan, skoru 3-1'e getiren Galatasaray'da yorulan ve oyundan düşen oyuncuları görmemek Okan Buruk adına eksi bir puandır. Skor 3-3'e geldikten sonra oyuncu değişikliklerine gitmek, günah çıkarmak gibi bir şeydir… Oysa G.Saray'da Barış, Berkan, Kaan Ayhan hatta Jakobs, 'Hocam beni al' diye bağırıyordu. Okan Buruk'un yorgun oyuncuların vücut dilini okuyamaması, 3-1'den sonra savunmayı güçlendirmek ve orta sahayı daha etkili hale getirmek adına hamleler yapmaması Galatasaray'ın belki UEFA Avrupa Ligi'nde namağlup kalmasını sağladı ama ilk 8'e girmek için tam iki kez eline geçirdiği fırsatı kaçırmasına neden oldu. Maçın Estonyalı hakemi faul çalmamak adına resmen oyunun canına okudu. Özellikle VAR'daki vatandaşı olmasaydı G.Saray belki de maçı kaybedecekti. Estonyalı Marko Liiva'nın nasıl bir VAR yönetimi gösterdiğini Türkiye'deki VAR hakemleri ders olarak öğrensinler. TFF'nin VAR hakemleri de Estonyalı Marko gibi kaliteli ve dikkatli olsun. Bazı G.Saray taraftarlarının Muslera'ya davranışını hiç hoş bulmadım. Çünkü G.Saray tarihine geçen zaferleri yaşayan, kupaları kaldıran Muslera, efsaneler köşesine adını yazdırmıştır. Yenilen 3 gol Muslera'ya ithaf edilemez. Çünkü gollerin hepsinde hatayı yapan Galatasaraylı oyunculardı. Kiev beraberliği Buruk'un oyunu okuyamamasının ve oyuncu değişikliklerine geç karar vermesinin sonucudur. (SABAH)
Osman Şenher: "Galatasaray sıkıntılı" | Sen kendi sahanda Dinamo Kiev’i yenemiyorsun, sekizincilik şansını zora sokuyorsun. Ne yapacaksın, gelecek maçta Ajax’ı yenmek ya da puan almak mecburiyetinde kalıyorsun. Dinamo Kiev’i burada yenmek mi kolay, yoksa ben Ajax’ı deplasmanda yenerim diye mi düşünüyordun orasını bilemiyorum ama sıkıntılı bir süreç başlıyor. Methiyeler dizdiğimiz bu Yunus’a ne oldu böyle? Hiç tanıyamıyorum. Aynı şekilde Barış Alper... Bir futbolcu durup dururken bu kadar düşüşü nasıl yaşar, şaşırıyorum. Muslera’ya saygım büyük, Galatasaray’ın efsanelerinden bir tanesi. Ne var ki üst üste hatalı goller yemeye başladı. Okan hocanın işi kolay değil. Herkesin içinde bir ümit var. Yeni transferler gelecek takım düzelecek diye. İnşallah öyle olur. Ama şunu söyleyeyim. Devre arası iyi futbolcu alman için iyi para vermen lazım. Fırsat transferi diye beklersen, beklediğin transfer gerçekleşmeyebilir. Muhakkak yöneticiler bizden daha iyi düşünüyorlardır. Ama şu an takım sıkıntı yaşıyor. Bundan sonraki maçlarda da bu, artarak devam edecek gibi görünüyor. Dilerim Okan Buruk bu sıkıntılara bir an önce çare bulur. (MİLLİYET)