Levent Tüzemen: "Önce yanlış sonra doğru adım" | G.Saray, Alanya'da resmen uçurumun kenarından döndü. Üç günlük Antalya tatilinde Okan Buruk, öyle bir kadro planlamış ki, ilk yarıda G.Saray sahada yoktu. G.Saray'ın kültüründe kanat oyuncuları olmadan oynamak yoktur. Buruk'un Nasrettin Hoca'nın göle maya çalma örneği gibi sahaya kadro sürmesi ve kanatsız oyun G.Saray'ı etkisiz hale getirdi. Alanya'nın tek atağında yenilen gol, ceza alanı içerisinde Lemina'nın rakibine önlem almamasının ürünüydü. Okan Buruk, Lemina'yı çıkartıp Yunus'u alarak ve göbekte Sara-Torreira ikilisine dönerek Galatasaray'ın oyun hafızasına dönmesini sağladı. Yunus ve Barış'ın kanatlardan yaptığı bindirmeler Alanya savunmasının dengesini ve huzurunu bozdu. G.Saray eğer Alanya'da takılsaydı şampiyonluk yarışında kesin çıkmaza girerdi. Geriden gelip maçı çevirmek ve üç puanı kazanmak hem G.Saray'ın avantajını elinde tutmasını sağladı hem de F.Bahçe'nin bay olduğu hafta 7 puanlık farkı yakalayarak rakibin kucağına psikolojik baskıyı bıraktı. Okan Buruk, galibiyetten ders almalı, kadro seçimlerinde isimlere göre hareket etmemeli, G.Saray'ın oyun hafızasına göre davranmalı. (SABAH)
Osman Şenher: "Galatasaray bu kadar zorlanmamalı" | Kadro olarak Süper Lig’in en iyi 2 takımından birisin. Çok büyük yıldızların var, fakat uzun süredir gerçek gücünü sahaya koyamıyorsun. Alanya karşısında dün gece öyle bir ilk yarı seyrettik ki, bu takım birkaç hafta sonra şampiyonluk yarışından kopar diye düşündüm. Yasin Kol’un ben iyi niyetli olduğunu düşünmüyorum. Yüzünün mimikleri, Galatasaraylı futbolculara yaklaşımı hiç hoş değildi. Gösterdiği kartlara bir şey demiyorum ama madem o kartlar çıkıyor, Süper Lig’deki tüm hakemler, o itirazlara, yarı sert faullere kart çıkarmalı... Bugüne kadar böyle hareketlere hiçbir futbolcunun kart aldığını görmedim. Yasin Kol dün gece Galatasaray’a bu ayrıcalığı gösterdi. (MİLLİYET)
Uğur Meleke: "Bozuk değilse tamir etme" | Ligin bitimine sadece 10 maç kaldı ve sarı kırmızılılar 7 puan farkla namağlup lider konumdalar. Şampiyonluk için de önemli bir avantaja sahipler. Ancak gerek Galatasaray’ın Avrupa’ya tatsız vedası, gerekse ligde Fenerbahçe’ye karşı yarattığı 3 maçlık mesafenin ikiye düşmesinde bence benzer bir problem başroldeydi: Okan Buruk, takımının temel ayarlarıyla çok fazla oynadı. Başarmış formasyonu ve oyuncu grubunu sebepsiz kurcaladı. Amerikalıların meşhur deyimiyle: “Bozuk olmayan bir şeyi tamir etmeye kalktı” (HÜRRİYET)
Oğuz Dizer: "Yana geriye muazzam!" | Galatasaray nasıl bir futbol taktik, maktik yapı programlayıp kurguluyor ve uyguluyor? Akıl erdirmek mümkün değil! Yana geriye muazzam da, bu güzelliği ileride arama! Harbi hüsran, elem, keder, gerginlik! Bu kadro yapısı ve yıldızlarla böylesi futbol düzeyi büyük marifettir, gayet güzel beceriyorlar. Bazı futbolculara kamp yaramamış. Hele hele Barış Alper ne halde böyle? Bazı futbolculara kamp yaramaz, vesile olduğu gol bile Barış’ı kurtarmaz. (FANATİK)
Serkan Akcan: "Lemina'dan sonra" | Galatasaray’ın oyun planında Yunus ile Mertens’in kapladığı alan tahmin edilenin çok üzerinde. Son 1 ayda Okan Buruk, takımının oyun ayarlarıyla o kadar fazla oynamak zorunda kaldı ki, ezberlenmiş ve Galatasaray’ı son iki yılda şampiyon yapan oyun kilometrelerce geride kalmış gibi görünüyor. Devre arasında Lemina çıkıp Yunus girdikten sonra Galatasaray fabrika ayarlarına yaklaşabildi. Öncelikle Lemina harika bir oyuncu, tempolu ama Torreira ile rolleri fazla çatışıyor. Geçen hafta Kasımpaşa maçında puan kaybının sebeplerinden biri de buydu. Lemina çıktıktan sonra Sara’yı 8’e çekip, Yunus’u sağ, Barış’ı sola almak Galatasaray’a maçı kazandıran hamleydi. (FANATİK)
Tunç Kayacı: "Bu kadro ile bu oyun olmaz" | Takımı Antalya’ya değil istersen Miami’ye götür sanırım sıkıntı mekanda değil zihinlerde. Bu kadronun oynayacağı futbol bu olamaz, olmamalı! Okan Buruk bazı oyuncularına geçmişteki performanslarına bakarak duygusal davranıp fazla kredi tanıyor. Kim mi bunlar? İlk etapta Frankowski, Sara ve Barış Alper diyebilirim. Galatasaray savunmasının sağ tarafı deyim yerindeyse koridor olmuş ve Okan hoca bizim gibi maçı izliyor. Oyuncun formsuz olabilir, kötü dönemi olabilir, hoca olarak bunu gözleyip çözüm üretmek gerekir. Dün gece Galatasaray hiçbirşey oynamadan bireysel çabalarla İstanbul’a 3 puanla dönerken bu oyunla bu takım nasıl şampiyon olur dedirtti. Gerçekten Okan Buruk acilen başta kendi olmak üzere Galatasaray’ı fabrika ayarlarına döndürmesi lazım. (FANATİK)
Ali Gültiken: "Kalite farkı" | İlk yarı G.Saray açısından tam bir kâbustu. Baskı altında geldiği bir deplasmanda çok da arzu etmeyeceği bir devre oynadı. Topa çok sahip oluyor görüntüsü verse de oyunu bir türlü istediği şekilde oturtamadı. Yediği golden sonra da biraz kafalar karıştı ve belli bölümlerde kendi kimliğinin çok uzağında kaldı. Sara ile kanatta oynama düşüncesi, Morata'yı orta alan içerisinde pas istasyonu olarak kullanma isteği karşılık bulmadı. İlk yarının ikinci bölümünden itibaren oyun arayışında olan bir G.Saray gördük. İkinci yarı beklenen reaksiyon ortaya çıktı. Yunus'un girmesi ile kanatlardan oynarken savunma arkasına inip tehlike yaratılan birçok pozisyon, çok kısa sürede beklenen golleri getirdi. Kolay bir oyun olmadı. Alanyaspor dirençli bir takım. Özellikle takım savunmasını maç boyunca etkili yapmaya çalıştılar. Kendi potansiyelleri ölçüsünde başarılı oldular ama bu, yakaladıkları gol avantajını korumalarına yetmedi. Şampiyonluk yarışı, haftalar ilerledikçe daha da zorlaşıyor, baskı artıyor. Sahadaki oyuncuların bunu taşıyabildiği bir G.Saray takımı vardı. Bu kadar çalkantılı dönemde deplasmanda geriye düştükten sonra buna reaksiyon gösterebilmek ve kazanacak golleri atabilmek hem tecrübe hem de kalite gerektiriyor. G.Saray bunlara sahip. Osimhen'in, Sanchez'in, Torreira'nın, Muslera'nın oyun liderliğinde G.Saray ayakta kalmayı başarabilen bir ekip. Zor bir testti fakat ligde namağlup gelmenin tesadüf olmadığını kazanarak gösterdiler. (SABAH)
Bülent Timurlenk: "Çorbaya çevirdi" | Ara transfer dönemine 8 puan farkla giren bir takım eğer kadrosunda ağır sakatlık yaşamış 11'inin bir kilit ismi varsa, yerine adam en fazla da 1-2 oyuncuyu kadro derinliği adına kadrosuna katar. Galatasaray'da böyle olmadığını biliyoruz. Okan Buruk transfere doymayan bir teknik adam. Yaptığı iş yönetmenlik ise elindeki senaryoya ya yanlış aktörleri seçiyor ya da figüranlara fazladan rol yazıyor. Dün de öyle başladı takımı. İki beraberliğin ardından Belek kampı gözlerinden ateş saçan bir takım beklentisi yaratmıştı taraftarlarında. Morata'ya yer açmak için bu kez üçlü denememiş ama Sara'yı sağ kanada atmıştı. Lemina kötü bir devre oynayıp, Barış da bütün topları ezdiğinde öndeki Morata ve Osimhen'e yine top gitmedi. Buruk, sürekli taşlarla oynayıp çorbaya çevirdi işi… İlk isabetli şuttan yedikleri golün ardından Yusuf'un kaçırdığı iki pozisyon, Alanya adına maçın kader anları. Yunus'un girişiyle takımın rot balansı düzeldi. Barış bu yarıda biraz kıpırdayınca önce onun şutundan sonra da ortasından G.Saray iki gol buldu. Üçlü defansı tercih eden ve beşli önünde 3 orta sahayla gömülen Sami Uğurlu'nun G.Saray karşısındaki motivasyonu takdire şayan… Sonuçta ligin ilk yarısında 3-3 biten maçta Kasımpaşa'nın da hocasıydı. Sonda, başta Kaan olmak üzere Okan Buruk'un değişiklikleri yine takımını raydan çıkardı ve yine panikle bitirdiler bir 90 dakikayı. Bu futbol, şampiyonluk futbolu değil. Bardağın dolu tarafında sadece Fenerbahçe'nin bay geçtiği haftada puan tablosunda yazan 7 puan fark var. Maçın adamı Davinson ve Osimhen… (SABAH)