Uğur Meleke: "Süper Lig'de bir Premier Lig oyuncusu" | Kasımpaşa sahada ne yaptığını iyi bilen, oyun tanımı belirgin olan bir takım. Son iki haftada Alanya ve Samsun maçlarında ne yaptılarsa, dün de Beşiktaş’a karşı aynı oyunu oynadılar. Geride beşli bir hatla güvenli durdular ve süratli çıkış kolladılar. Zaman zaman öne baskıya gidip rakiplerini hataya zorladılar. Solda Yasin, Ben Ouanes, Rodrigues ve Fall’la bir kalabalık yarattılar ve maçın kilidini de öyle açtılar. Üstelik tüm bunları takımın asist kralı Winck ve gol kralı Da Costa’sız yaptılar. Üç haftadır maçlara 3-5-2 başlıyorlar. Yasin üçlü savunmanın sol stoperi olarak oynuyor, bu da Kasımpaşa’nın geriden çıkış kabiliyetini artırıyor. Yasin dün 65 dakika oyunda kaldı, o süre boyunca sahanın patronu gibiydi. İlk bir saatte Rafa’yı o durdurdu. Yetmedi, Tayyip’i attırdı. Onunla da yetinmedi, takımını defalarca başarıyla hücuma taşıdı. Onu önümüzdeki sezon Premier Lig’de seyretmek için şimdiden heyecan duyuyorum. (HÜRRİYET)
Güntekin Onay: "İlk yarı lütfen, ikinci yarı karakter" | Bu takım ne çalışıyor, anlamak mümkün değil. İmmobile, Rafa Silva’nın direkten dönen topunda yaptığı asist dışında yine çok güçsüzdü. Beşiktaş takımı rakibi ısırmıyor, oynamasına izin veriyor. İkinci yarıda Masuaku, Svensson, Gabriel Paulista ve Gedson Fernandes sahaya karakter koydular ve Beşiktaş, 10 kişiyle üstün bir oyun sergiledi. Açıkçası sol stoper Masuaku, sağ stoper Svensson ve merkezde Gabriel Paulista’dan oluşan 3’lü savunma kurgusu ile Kasımpaşa gibi iyi hücum yapan bir takımdan gol yememek başarı. Gedson'un pasında Rafa Silva maçta 2’nci kez yüzde 99’luk bir fırsatı kaçırmasa Beşiktaş sahadan galibiyetle bile ayrılabilirdi. Salih oyuna girdikten sonra büyük katkı verdi ve oyunun gidişatını Beşiktaş lehine çevirdi. Bu 1 puan Beşiktaş için bir kazanç değil ancak 10 kişiyle ikinci yarıda oynanan futbol memnuniyet verici. Kasımpaşa biraz daha sakin ve 10 kişilik Beşiktaş’a karşı cesur olsaydı maçı rahatlıkla 3 puanla kapatabilirdi. (HÜRRİYET)
Cem Dizdar: "Bambaşka muamma" | Ülkedeki çoğu maçın ilk devresinde ne oluyorsa bu maçta olan da oydu; çok az şey! Orta sahaya sıkışmış pek bir şey yapılamayan bir maç... Kasımpaşa, Mortadhe Ben Ouanes’in vuruşunda Beşiktaş savunmasından seken topla gol buldu Beşiktaş’ın en ciddi atağında da Rafa Silva topu direğe nişanladı. Hepsi bu... Bir de, Beşiktaş çok top kaybedince ilk yarı boyunca Kasımpaşa bol bol pas yapıp oyunu elinde tutuyor göründü, o kadar. Son bölümde başıboş hücumlar bir kaç gol girişimi getirdiyse de yavan başlayan maç aynı yavanlıkta ve bir son dakika penaltısıyla berabere tamamlandı.Ligde üçüncülük hedefi olduğu açıklanan Beşiktaş az sayıda maçta anlaşılamaz biçimde üst seviye takım tavrı gösterirken bu maçta olduğu gibi çoğu maçtan sıradan bile görünemedi. Durumu onca idari ve teknik değişikliğin kaçınılmaz sonucu olarak görebiliriz elbette. Hayatta olduğu gibi futbolda da tutarlılık ve kararlılık asıldır. Bu kadar oyun, oyuncu, anlayış değişikliğinin hiçbir takıma fayda sağlamadığı aşikarken Beşiktaş’a sağlamasını beklemek tesadüflere güvenmekten öte anlam taşımaz. Ancak bu takımdan geleceğe neler miras kalacak o da bambaşka bir muamma!.. (FANATİK)
Serkan Akcan: "Kaza değil artık" | Bir kez çukura düşersin kaza olur, iki kez düşersin kaza dersin ama artık üçüncüden itibaren bu senin ısrarla yaptığın hatalardan oluşan bir özelliğindir. Beşiktaş, Kasımpaşa’ya karşı son sezonlarda sonu hep yenilgilerle, puan kayıplarıyla biten bir oyun paterni oluşturdu. Kasımpaşa’nın hocaları değişiyor, futbolcuları değişiyor ama değişmeyen tek şey Beşiktaş’ı şartlar ne olursa olsun zorluyor ve puan alıyor. Oyuna sakatlanan Emirhan’ın yerine giren Tayyip Talha, hafta içinde Göztepe ile oynanan kupa maçında kırmızı kart görmüşken Kasımpaşalı Yasin’e yaptığı sert müdahale sonunda bir kırmızı daha görerek Beşiktaş tarihine geçti. Henüz ilk yarıda oyuna girip bunu başaran ilk Beşiktaşlı futbolcu olarak. Kasımpaşa’ya karşı böylesine kötü oynamak, Tayyip Talha’nın kırmızıyla yine atılması, üçüncülük mücadelesinde Samsunspor’un puan kaybettiği haftada Kasımpaşa’ya puan kaybetmek Beşiktaş için bir kaza değil artık. Beşiktaş’ın İmmobile başta olmak üzere kadrosunu sezon sonunda büyük oranda elden geçirmesi gerekiyor. (FANATİK)
Ali Gültiken: "İkinci yarıda karakter ortaya koydu" | Oyununun ilk yarısı yine Beşiktaş adına tam bir felaketti. Mış gibi yapmaya çalışan birçok oyuncu gördük. Koşuyormuş gibi yapan, mücadele ediyormuş gibi yapan, çok istiyormuş gibi yapan içi boş görüntüler sahadaydı… Bu oyunculara sabretmek gerçekten çok zor. Joao Mario, İmmobile ve Muçi yine yokları oynadılar. Teknik heyet de özellikle oyunun ilk yarısında yine sınıfta kaldı. İlk 20 dakika Beşiktaş kulübesinin önünden, Svensson'un kanadından Beşiktaş sürekli atak yerken buna seyirci kalmayı anlamak mümkün değil. Nitekim gol de bu kanattan geldi.İkinci yarı için eksik kalan bir takımın verdiği mücadeleyi de ilk devreden ayırmak gerekiyor. 10 kişiyle daha çok karakter ortaya koyan, daha çok oyunun içinde kalmaya çalışan, en azından Beşiktaş kimliğini sahaya koyabilecek görüntüler taraftarın içini serinletti. Kulübeden gelen Mustafa ve Rashica'nın gayreti, Fernandes'in, Paulista'nın, Chamberlain'in ayakta kalma çabaları, Rafa Silva'nın tek kişilik ordu gibi ortaya koyduğu etkili performanslar Beşiktaş'ı ikinci yarıda ayakta tuttu. Futbolda bir laf vardır, kaybederken de kullanılır: "Böyle oyna canımı ye." Bu söz Beşiktaş'ın ikinci yarıdaki mücadelesine tam karşılık geldi. Skordan bağımsız, büyük takım kimliğiyle sahada mücadele etmek, olmazsa olmazlardan biridir. Siyah-beyazlı takımın bu kadar gelgitler yaşadığı bir sezonda, ilk yarısını çok kötü oynadığı bir maçın ikinci devresinde gerçek kimliğini sahaya yansıtması dün akşamın güzelliklerinden biriydi. (SABAH)
Ömer Üründül: "Devamlılık yok" | Dünkü maçta futbol kalitesi vasatı aşmasa da tempolu, seyir zevki tatmin edici bir 90 dakika izledik. Beşiktaş ilk yarıda hızlı, atak bir futbol sergiledi. Ama unuttukları bir şey vardı; Kasımpaşa'nın ligin pas trafiği iyi olan takımlarından biri olması. Ofansif girişimlerde devamlılık sağlayamayan Beşiktaş, karşı ataklarda da geride açıklar veriyordu ve skor dezavantajına düştüler, sonra 10 kişi kaldılar. Tayyip Talha, 4 günde ikinci kez kırmızı gördü, kendisi bu zaafının mutlaka üstünde durmalı. Solskjaer'in en doğru kararı devrede İmmobile'yi çıkarmaktı. Yoksa 11'e 9 kalacaklardı. 75'e kadar sahaya sınırsız enerji yansıttılar. Son 20 dakikada Kasımpaşa tekrar momentumu eline aldı. İnanılmaz goller kaçırdı. Sonunda da atamayana atarlar bir kez daha gündeme geldi ve maç beraberlikle noktalandı. Paulista iyi görev yaptı, Fernandes yine çok koştu. Rafa Silva'nın aklına ayak uyduracak oyuncu olmaması en büyük problem. Bana göre Solskjaer'in Mustafa'ya sürekli görev vermesi lazım. Gelelim Kadir Sağlam'a; büyük takım korkusundan net kırmızı kartı göstermeye cesaret edemedi. VAR devreye girince yapacağı bir şey kalmadı. 2. yarıda da Kasımpaşa'ya iki ucuz sarı kart verdi. Gelelim en büyük hataya. Salih, hava topunda 18 üzerinde rakibinin yüzüne vuruyor. Hakem faulü çalmayıp korner veriyor. Sonrasında aynı hareketi rakibi yapıyor, bu sefer keyifle penaltıyı çalıyor! (SABAH)
Fatih Doğan: "Kibar Beşiktaş" | Kasımpaşa'nın inişleri-çıkışları var. Kazandıkları, kaybettikleri, sık sık hoca değişiklikleri var. Değişmeyen tek şey istikrarlı bir şekilde Beşiktaş maçlarına hep yüksek motivasyonla çıkmaları ve genelde kazanmaları... Bu hocalarla açıklanacak bir motivasyon değil. Kimse "yüksek motivasyonla oynuyor" diye eleştirilemez ama bu gerçeği görmek önemli. Beşiktaş oyunu içeride ve dışarıda kibar oynuyor! Örneğin; rakibine yok pahasına kiralık verdiği Can Keleş'e oynama yasağı koydurmayı tercih etmiyor. Solskjaer, hakemlerin aleyhine tek kelime konuşamazken dün 4. hakeme kibarlığından 'lütfen verilmeyen penaltımızı görün' diyor. Hakem, Tayyip Talha'nın pozisyonuna kolayca kırmızıyı çıkartırken, Kasımpaşalı savunma oyuncularının el-kollarla abartılı müdahalelerini görmezden gelmesi dikkatlerden kaçmıyor. Ya da doğal konumda olmayan, açık bir şekilde topun elle kesilmesi penaltıya değer görülmüyor. Beşiktaş içeride ve dışarıda gerçekten kibar. Mecbur kalmadıkça faul yapmamak, takımın karakteri olmuş. Ligin tamamında en az faul yapan ancak en çok faul yapılan takımlarından biri Beşiktaş. Emirhan'ın sakatlanıp çıkması şanssızlık ama Tayyip Talha'nın 4 gün arayla kırmızı kart görmesi talihsizlikten öte... İkinci yarı Rashica ve Mustafa girdikten sonra tempoyu ve mücadeleyi artırdıkları için 10 kişiyle oynayıp sonuç almayı başardılar. (SABAH)