Yaşından haberi olmayan adam - Uğur Meleke | 1991 yazında Sergen ilk kez sahaya çıktığında ya da 2006’da Arda Turan’ı ilk kez seyrettiğimizde de benzer hisler yaşamıştık. 18-19’larındaydılar ama yaşlarından haberleri yok gibiydi. Bu sezon Arda Güler ne zaman sahaya çıksa, hissettirdiği şeyler benzer... Duruşu farklı, yürüyüşü farklı. Star olmak için kodlanmış. Genç bir bedene sıkışmış yetişkin zekasına-kabiliyetine sahip ve kariyeri boyunca yapacağı işlerin farkında. Kimsenin onayına ihtiyacı yok. Neye sahip olduğunu gayet iyi biliyor.KADIKÖY’DE iKi AYRI FiLM VARDIDün Kadıköy’de ilk devrede sahada 21 kişi top koşturuyor, biriyse onlardan farklı bir spor yapıyor gibiydi. Tribündeki hemen herkes topun ona geleceği anı bekliyor, zira meşin yuvarlağın onun ayağında olduğu saniyeler, bilet için verdiğiniz paranın karşılığı demek. Dün Kadıköy’de iki ayrı film vardı adeta: Biri Fenerbahçe-Ankaragücü maçında yaşananlar. Diğeriyse Arda’nın özel gösterisi. İkinci yarıda yoruldu ama ilk 45’te özel bir solo performans sahneledi genç adam. (Hürriyet)
Arda Güler başladı, Crespo bitirdi - Engin Kehale | Arda Güler, Gavi’nin karakterine, Pedri’nin yeteneğine sahip, çok özel bir adam. Fenerbahçe’nin Ankaragücü karşısında ilk 45 dakikada ürettiği neredeyse her atakta Arda vardı. Uzaktan vurdu, savunmayı yatırıp kaleci ile karşı karşıya denedi. Orta yaptı, zorladı. Kullandığı her korner tehlike oldu. Kabul etmemiz gerekiyor ki bu genç, sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın şu anki en büyük 10 potansiyelinden bir tanesi.STATTAKi HERKESi UYANDIRDIArda’yı izlemek ne kadar zevkli ise, onun oyunun içine dahil olmadığı anlarda Fenerbahçe’yi izlemek bir o kadar zordu. Ankaragücü ilk şutunu maçın 29. dakikasında atsa da ilk 10 dakikalık bölümünden sonra 25 dakika boyunca hiç baskı kuramadı sarı lacivertliler. Devrenin sonunda yine Arda’nın etkinliğini artırmasıyla hem takım hem taraftar uyandı.Beşiktaş maçının ardından sezonun ikinci kırılma anında geri düşmeye muazzam bir tepki verdi Fenerbahçe. Önce penaltıdan Valencia, sonra kadife bir dokunuşla Crespo sarı lacivertlilere kalp masajı yapıp hayata döndürdü. (Hürriyet)
Arda’yı en kötü kullanma şekli! - Ercan Güven | Fenerbahçe için Kadıköy’de Ankaragücü’nü uzatmalarda güç bela 2-1 mağlup edip, an itibarıyla “faydası belirsiz” galibiyetten daha önemli bir mesele var teknik direktör ile futbolcu ilişkisi bağlamında.Arda!Sezon sonu mu olur, bir sonraki sezon sonu mu bilinmez ama Jorge Jesus gelecekte buralardan gittiğinde, sakın “Arda benim talebemdi” demesin kimselere!.. O sırada, Arda, Avrupa futbolunu kasıp kavuracaktır çünkü. Tanışanlar şöhretinde kendine yer arayacaktır.Açıkçası hiç de iyi bir hoca olamadı Arda’ya Jesus... Hem sorarlar adama, “Fenerbahçe gibi dev bir kulüpte bu kadar müthiş bir futbolcuyla nasıl şampiyon olamadın?” diye.Bir sezon boyunca en kötü şekilde kullandı Arda’yı. Dün, ilk on bire koyduysa, sebebi konserle maça seyirci çekmeye çalışan Amerikan tarzı spor karşılaşmalarında olduğu gibi küskün ve ayakları geri geri giden taraftarı tribüne çekmek içindi.Evet... Hoş görünmek, şampiyonluğa inanmayan taraftarın gönlünü almaktı maksat. Gerçekten Arda’nın üstün yeteneklerini kullanmak isteyen bir hoca, sol ayaklı genç yeteneği Hanousek gibi güçlü fizikli Ankaragücü sol bekinin karşısına sağ kanada mı hapseder, yoksa Alex gibi serbest bırakıp kilit paslar, ekstra şutlar atacağı, oyun kuracağı santrfor arkasına mı koyar?Çift santrfor ilahi hüküm müdür?Değildir ama ilahi adalet her yerde geçerlidir!Arda girdi, Jesus’un başı belaya girdi aslında!.. Bugüne kadar niye doğru dürüst oynatmadın sorusunu yeniden gündeme geldi. Aldığı topların tamamını doğru değil mükemmel kullandı Arda. Jesus, bir gün işin aslını Brezilyalı gazetecilere anlatsa da öğrensek! (Milliyet)
Çift santrfor mecburiyet mi! - Ömer Üründül | Fenerbahçe dün gece lig yarışına havlu atmaktan Crespo'nun uzatmada attığı gol ile kurtuldu. İlk yarı sahada kora kor bir mücadele vardı. Fenerbahçe bu yarıda oyunu domine eden taraftı. Takım savunması da başarılıydı. Kale önü tehlikesi yaşanmadı ama üretkenlik durumuna baktığımızda 2 direkten dönen top kornerlerden geldi. Diğer heyecan getiren atakların hepsinde Arda'nın imzası vardı. Takımını yönetti, ekstra güzel paslarla arkadaşlarına aksiyon yarattı. Kendi oluşturduğu pozisyonda kaleci Gökhan'ı geçemeyerek iyi futbolunu gol ile taçlandıramadı. İkinci devrede de oyun ilk yarıya benzer yapıda başladı ama Arda'da da yorgunluk belirtileri vardı. Neden çünkü sezon başından beri hep bölük pörçük görev aldığı için. Gol gelmedikçe takımda risk almaya başladı.Maçın geneline baktığımda eleştirilecek iki isim var biri Serdar Dursun biri de yerine giren Pedro. Acaba Jesus çift santrforla oynamaya mecbur mu? Böyle bir mecburiyet mi var! (Sabah)
Mucizeler sezonu - Gürcan Bilgiç | Jesus bir noktada haklı... Hani; "Taraftar bizim kadar inanmıyor" dedi ya, hala bu ligde sonuçların futbol ölçüsünde alındığına inandığı için söyledi bunu. Halbuki Fenerbahçe taraftarı sekiz sezondur neyin-nasıl olduğunun çok farkında. Bir gün önce Seyrantepe'de çalınan- çalınmayan düdükleri gördükten sonra, son "Adalet" umutlarını da yitirmişlerdi.Karagümrük maçı sonrasında Jesus'a başka şans da bırakmamıştı. Sistem takımı "tamam"... Ama yangın söndürme butonu eksikti, Arda geldi...Son 20 dakikada tarih yazıldı. 10 dakikası uzatmalar... 81'de yenik duruma düşüp, 10 dakika galibiyetin sevinç yumağı olmak. Şampiyonluk "Gitti" derken, yeniden yarışa girmek. Fenerbahçe açısından tam bir "Mucizeler" sezonu yaşanıyor aslında. Rakibi yeniyorlar, hakemi işlemden çıkarıyorlar, hatta kendi taraftarlarıyla bile mücadele ediyorlar. Hâla yarıştılar, hâla vazgeçmiyorlar.Yani; Jesus haklı... Takım inanmış, taraftarını bekliyor... (Sabah)